Dev teleskoplar ötegezegenlerdeki dağları gösteriyor
ABD’li astronomlar, yeni nesil teleskoplarla uzak ötegezegenlerdeki dağları da gösteren yeni bir yöntem geliştirdi. Bunun için gerekli dev teleskoplar şu anda yapılıyor.
New York (ABD). New York City’deki Columbia Üniversitesi’nden ABD’li astronomlar David M. Kipping ve Moiya AS McTier, gelecekte uzak ötegezegenlerde bile arazi yapılarını tanımayı mümkün kılacak yeni bir yöntem geliştirdiler.
Şu anda, bilim adamlarının yöntemlerini uygulamaya koymak için buna uygun güçlü teleskopların tamamlanmasını beklemeleri gerekiyor. Şu anda, yakın ve uzak evrenin benzeri görülmemiş kayıtlarının mümkün olması gereken yardımı ile iki karasal süper teleskop inşa ediyorlar. Dev Magellan Teleskopu (GMT) Şili’de Atacama Çölü’nde kuruluyor. Bu, yedi ayrı unsurdan oluşuyor ve 2021’de tamamlanması gerekiyor. Öğeler birlikte 25 metrelik bir ayna oluşturur. Çözünürlük, Hubble Uzay Teleskobu’ndan on kat daha yüksektir.
Gökbilimcilerin tamamlanmasını bekledikleri ikinci teleskop da Şili’de bulunuyor. Avrupa Aşırı Büyük Teleskopu (E-ELT), 39 metre çapında daha da büyük bir aynaya sahiptir. 2024’ten itibaren kullanıma hazır olmalı ve 0,005 ark saniyelik bir çözünürlük sunmalıdır. 0,005 yay saniyesi kabaca Dünya ile 600 ışıkyılı uzaklıktaki Güneş arasındaki mesafedir.
Yayınlarında , Kipping ve McTier iki yeni teleskopun astronomi için sunduğu olanakları sundular. İki bilim adamı, teknolojinin harikalarının önceki teleskoplarla görülemeyen volkanları, kraterleri ve dağları göstereceği konusunda hemfikir.
Yeni geliştirilen yöntem, ana yıldızın önünden geçerken meydana gelen parlaklık farklılıklarını değerlendirerek ötegezegenlerdeki topografik özellikleri göstermeyi amaçlıyor. Şu anda mevcut olan teleskoplar bunun için gereken yüksek görüntü çözünürlüğünü henüz sağlayamıyor. Ekip, tezlerini kanıtlamak için gezegenler Güneş’ten geçerken meydana gelen farklı yapıların fotometrik saçılımını gösteren simülasyonlar yarattı.
Yeni geliştirilen yöntem, Mars benzeri bir dış gezegendeki arazi oluşumlarını göstermek için E-ELT ve GMT’nin kullanılmasını mümkün kılacaktır. Bununla birlikte, yöntemin hala bazı tuzakları var: Bilim adamlarına göre, dış gezegenin düz mü yoksa yüzeyin suyla mı kaplı olduğunu ışık eğrisinden belirlemek zor.